Turc | Anglais | |
---|---|---|
Idioms | ||
Idioms | biraz açık | on the jar expr. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | komik ve biraz açık saçık | racy adj. |
Speaking | ||
Speaking | kapımı biraz açık bırak | leave my door open just a crack expr. |
Speaking | kapıyı biraz açık bırak | leave the door open a little expr. |
Dyeing | ||
Dyeing | kırmızının kiraz kırmızısından biraz açık olan tonu | catchup n. |
Dyeing | kırmızının kiraz kırmızısından biraz açık olan tonu | red lead n. |
Dyeing | aşıboyasından biraz açık ve daha kırmızı tonlarda bir renk | lacquer n. |
Dyeing | kraliyet mavisinden daha yeşil ve biraz daha açık olan yoğun bir mavi tonu | olympian blue n. |
Dyeing | kraliyet mavisinden daha yeşil ve biraz daha açık olan yoğun bir mavi tonu | matelot n. |
Dyeing | piskopos bismarck kahverengisinden daha açık ve biraz daha kırmızımsı olan, sarımsı kahverenginin orta bir tonu | maple sugar n. |
Dyeing | krizopraztan biraz daha açık olan bir yeşil tonu | sea foam n. |
Slang | ||
Slang | o da ne oluyor öyle (biraz daha açık konuş) | what's that when it's at home expr. |